Rock'N Roll | Rock Kültürü | Rock & Metal Müzik Hakkında Herşey..
Forumdan Yararlanmak İçin Lütfen ÜYE olunuz.


Join the forum, it's quick and easy

Rock'N Roll | Rock Kültürü | Rock & Metal Müzik Hakkında Herşey..
Forumdan Yararlanmak İçin Lütfen ÜYE olunuz.
Rock'N Roll | Rock Kültürü | Rock & Metal Müzik Hakkında Herşey..
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Atatürk ve Mevlana

Aşağa gitmek

Atatürk ve Mevlana Empty Atatürk ve Mevlana

Mesaj tarafından MisTaqE ! Cuma Nis. 09, 2010 8:11 am

[]Atatürk Ve Mevlana



Atatürk'ün Bir Konya ziyareti sırasında söylediği şu sözler Hz.Mevlana'ya gösterdiği sevgi ve saygının delili gibidir:

“-Ne zaman bu şehre gelecek olsam içimde bir heyecan duyarım.
Hz.Mevlana düşünceleriyle benliğimi sarar. O çok büyük bir dahi çağları
aşan bir yenilikçi...”




Evet...Yüce Atatürk sahip olduğu hayat görüşünün kaynağını işte bu sözleriyle özetleyivermiştir.

Çankaya
köşkündeki dil çalışmaları toplantısında Konya Mevlevi Dergahı eski
postnişinlerinden Veled İzbudak Çelebi de davet edilmişti. Söz dönüp
dolaşıp Hz.Mevlana’ya gelmiş yüce Atatürk şunları söylemişti:

“- Mevlana Müslümanlığı Türk ruhuna intibak ettiren büyük bir
reformatör... Müslümanlık aslında geniş manasıyla hoşgörülü ve modern
bir dindir. Araplar onu kendi bünyelerine göre anlamış ve tatbik
etmişlerdir. Sıcak bir iklimde oturan suyu nadiren kullanan genel bir
hareketsizlik içinde ömür süren Badiye Arapları için günde beş vakit
abdest ve namaz çok ileri seviyede bir yaşama hareketidir. Hz.Muhammed
insanları uyuşukluktan harekete sevk etmiştir. Sarp dağlar yüksek
yaylalarda at koşturan erimiş kar suları ile yıkanan Türkler için
abdest ve namaz çok tabii olmuştur. Mevleviliğe gelince o tamamen
dönerek ayakta ve hareket ederek Allah’a yaklaşma fikri Türk dehasının
en tabii ifadesidir."




Bir
gün Konya milletvekili Naim Onat’ın sözde Mevlana'yı yermek istemesi
üzerine Atatürk’ün söylediği şu sözleri bugün bile üzerinde ibretle
düşünülmesi gereken ifadelerdir:

“-Eğer Mevlana’yı sizler gibi kavramak gerekirse o büyük insanın ruhu
dertlenir biz de belki bir saygısızlık göstermek zorunda kalırdık.
Mevlana’yı ululuğuyla kavrayabilmek için medresenin dar kapısından
geçmemiş olmak gerek.”


Gazi Mustafa Kemal Paşa Konya’ya yaptığı toplam dokuz ziyareti
sırasında her sefer önce Hz.Mevlana’nın makamının bulunduğu Türbe-i
Saadeti ziyaret etmeyi ihmal etmemiş tekke ve zaviyelerin işlevlerini
tamamlaması ve dolayısıyla kapatılması yönünde çıkan yasa sırasında
Hz.Mevlana’nın türbesini müze haline dönüştürerek tüm insanlık alemine
açık halde kalmasını sağlamıştır.



Bununla ilgili bilgiler 22 Aralık 1987 yılında yayınlanan Hürriyet gazetesinde çıkan bir haberde şöyle dile getirilmiştir:

Atatürk Konya'daki Mevlana Dergahı ve türbesini Konya'ya ilk gelişi
olan 3 Ağustos 1920 günü ziyaret etmiş ve bu ziyaretten pek
etkilenmişti. Daha sonra ziyaretlerinde Mevlana Türbesini ziyaret
etmeden Konya'dan ayrılmamıştır. 3 Nisan 1922 günü ziyaretlerinde
kendisi için açılan Sema meydanında hazır bulunmuş 22 Mart 1923 günü
yaptığı ziyarette postnişin Abdülhalim Çelebi'nin davetlisi olarak
dergahta yemek yemiş Hz.Mevlana'nın büyüklüğü üzerine takdir ve
hayranlık dolu sözler söylemiştir.


Cumhuriyet'in ilanından sonra tekke ve türbelerin kapatılması
hazırlıkları yapılırken Başbakan İsmet İnönü'ye "Mevlana Dergahı ve
türbesinin kapatılmayarak kendi eşyası ile birlikte müze olarak
düzenlenmesi ve ziyarete açılması"emrini vermiştir. Bir süre sonra
Bakanlar Kurulu kararı ile dergah müze haline getirilmiştir.

Atatürk 18 Şubat 1931 günü Konya'ya 9'uncu defa geldiği zaman Konya'da
11 gün oturmuş bu arada 21 Şubat 1931 gününü tamamen artık müze halinde
ziyarete açık bulundurulan Mevlana Müzesi'nde geçirmiştir.



Bu ziyaret sırasında eski Konya Milletvekillerinden Fuat Gökbudak ve o
günlerde Konya Azar-ı Atika Müzesi müdürü olan Yusuf Akyurt'un ayrı
ayrı anlattıklarına göre Atatürk müze müdürünün odasına girer girmez
niyaz penceresi üzerindeki rubaiyi görmüş Farsça'yı çok iyi bilen Hasan
Ali Yücel'e tercümesini yaptırmıştır.

Atatürk tercümedeki:

"Ey keremde yücelikte ve nur saçıcılıkta güneşin ayın yıldızların kul
olduğu sen. Garip aşıklar senin kapından başka bir kapıya yol
bulmasınlar diye öteki bütün kapıları kapanmış yalnız senin kapın açık
kalmıştır." ibaresini işitir işitmez şöyle demiş:

"Hz.Mevlana'nın büyüklüğü burada bir kere daha kendini gösterdi...
Doğrusu ben 1923 yılındaki ziyaretim sırasında bu dergahı kapatmayalım
Müze olarak halkın ziyaretine açalım diye düşünmüş; bir yıl sonra
dergah ve tekkelerin kapatılması kanunu çıkar çıkmaz İsmet Paşa'ya
Mevlana dergahı ve türbesini kendi eşyası ile Müze haline getir emrini
vermiştim. Görüyorum ki şu okuduğumuz rubainin hükmünü yerine
getirmişim. Bakınız ne kadar mükemmel bir Müze olmuş..."



Değerli tarihçi Cemal Kutay’ın ifadelerine göre Mustafa Kemal’e
emrindeki yardımcılarının “Paşam Hz.Mevlana’nın makamını müze haline
getirmeniz üzerine halk buraya akın etmeye başladı. Bu bir sakınca
doğurmasın” demeleri üzerine

Atatürk’ün verdiği cevap ilginçtir:


“-Eğer Hz.Mevlana’yı hakkıyla tanımak ve benimsemek için ziyarete
gitmekte olduklarına inansam öteki dergahların da açılmasını sağlardım.
Çünkü Hz. Mevlana’yı tanımak ve anlamak zaten diğer tüm tehlikeleri de
ortadan kaldırmaktadır.”






Atatürk'ün dine bakışını anlatan bir yazı daha...

Eğer Hz.Mevlana’yı hakkıyla tanımak ve benimsemek için ziyarete
gitmekte olduklarına inansam öteki dergahların da açılmasını sağlardım.

alıntıdır
MisTaqE !
MisTaqE !
Üyeler
Üyeler

Kadın Mesaj Sayısı : 1116 Yaş : 30 Nerden : K0caeLi * Kayıt tarihi : 22/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz